Lokasyon Fethiye - Likya Yolu
Süre
3 Gece 4 Gün (Fethiye Likya Yolu Trekking Turu)
En İyi Sezon Bahar - Son Bahar
Toplam Yürüyüş 40 KM
Fethiye Likya Yolu Trekking Turu Hakkında
Başlangıç günü katılımcıların Fethiye otogara gelmesi gerekmektedir. Buluşma yeri 09.30 Dalaman Havalimanı - Fethiye otogarı içinse 10.30 dur
Fethiye Likya Yolu Trekking tur içeriğimiz ;
1. Gün : Kayaköy - Ölüdeniz - 7 KM / Parlur sonrası Otelimize Giriş
2. Gün : Ovacık - Kozağaç - Faralya Yürüyüşü - 14 KM
3. Gün : Faralya - Aktaş Koyu - Kabak - 12 KM
4. Gün : Sabah Otelden Çıkış - Alınca - Yediburunlar (Köy G) - 7 KM
Konaklama: Güneş Boutique Hotel ( www.gunesotel.com )
BİLGİLENDİRME ; 1 gün öncesinde giriş yapmak isteyen misafirlerimiz otele extra ücret ödeyerek gelebilirler.
Tek kişilik konaklamak isteyen misafirler için fark ücreti 3 Gece için toplam 2.500 TL'dir. Rezervasyon yaptırırken bildirmeniz yeterli olacaktır.
Tavsiye Edilen Likya Yolu Trakking için Malzeme listesi :
Müzekart
Kültür ve Turizm Bakanlığı'na bağlı antik kentler ve müzeleri ziyaret etmek için yanınızda bulundurmanız gerekmektedir. Artık Türkiye’nin müzeleri uygulamasını telefonunuza indirip satın alabilir ve barkod oluşturup geçiş yapabilirsiniz. (60 TL)
Trekking Ayakkabısı (Şart)
Bileğinizi kavrayan ve altı sert bot veya trekking ayakkabısı tercih edilmelidir. Patika sert zemin ve taşlık alanlardan oluşacağı için sizi rahat ettirecek trekking ayakkabıları kullanmalısınız.
Decathlon trekking ayakkabıları fiyat ve kullanım açısından uygundur. Yürüyüş ayakkabısını yarım numara veya 1 numara büyük alınız, aksi takdirde ayağınızı vurabilir.
Kaliteli ayakkabılar için Salomon, North Face, Lowa, Asolo markaları tavsiye edilir. Decathlon'da yürüyüş ayakkabısı değil trekking ayakkabısı olarak sormayı unutmayın!
Yürüyüş Pantolonu
Mevsimsel olarak ilkbahar ve sonbahar aylarında şort tercih edilebilir. Birkaç nokta harici rahatsız edici çalılık yoktur.
Yürüyüş Batonu
Yürüyüşlerde iniş ve çıkışlar olduğu için baton gereklidir. Baton, sırt ve vücut yükünü ellere ve batona dağıtarak yürüyüşü kolaylaştırır.
Not: Baton, kabin bagajında kabul edilmemektedir, valizde olmalıdır.
Şort
Patikalar genelde çalılıklardan temizlendiği için rahatlıkla şort giyebilirsiniz.
Şapka
Güneş gözlüğü, güneş kremi ve peçete gibi diğer ihtiyaçlarınızı yanınızda bulundurmalısınız.
Sırt Çantası
Sırtı terletmeyen, arkası muhafazalı bir sırt çantası tercih edilmelidir. Kişisel ihtiyaçlar ve piknik için su taşımak gereklidir.
Yağmurluk
Hava durumuna ve mevsimsel değişikliklere bağlı olarak küçük yağmurlar olabilir, bu yüzden yanınızda yağmurluk bulundurmalısınız.
Polar ve Ceket
Mevsime göre akşam ve sabahları hava biraz serin olabilir, bu yüzden yanınızda polar ve ceket bulundurmanız önerilir.
Havlu ve Mayo
Yürüyüş esnasında veya gün sonunda deniz molaları veriyoruz, bu yüzden havlu ve mayo yanınızda bulundurmalısınız.
Deniz Havlusu, Terlik veya Deniz Ayakkabısı
Sıcaklık
Yürüyüş süresince sıcaklık genellikle 22-27°C derecelerde olacaktır. Bu yüzden kıyafetlerinizi buna göre ayarlamalısınız.
Bu malzemeleri yanınıza alarak, Likya Yolu boyunca konforlu ve keyifli bir yürüyüş deneyimi yaşayabilirsiniz.
Kişisel ilaçlar: tansiyon, kalp, allerji hapı, lens göz damlası vs.
Kişisel malzemeler: Kamera, şarz cihazı, yedek pil vs şampuan vs.
Önemli Not
Faaliyet sırasında coğrafi koşullardan ve rehberin gerekli gördüğü durumlardan dolayı rota dışına çıkılabilinir ekip lideri ve rehber tarafından gerekli görüldüğünde planlanan rota üzerinde ,faaliyetin sıralamasında değişiklik yapılabilinir .
Faaliyete katılan her birey herhangi bir rahatsızlığı varsa(allerji,epilepsi,kalp rahatsızlığı,yükseklik korkusu vs) rezervasyon esnasında veya faaliyete başlamadan rehberi bu konuda bilgilendirmeli ve gerekli Kişisel ilaçlarını kendisi getirmelidir
Likya Yolu'nda İlk Gün: Tarih ve Doğa ile Dolu Bir Macera
İlk günümüzün macerası, Dalaman Havalimanı'nda ya da Fethiye'de grubumuzla buluşmamızla başlıyor. Kısa ve keyifli bir transferin ardından, Fethiye'nin göz alıcı Kaya Mezarları'nı ziyaret ediyoruz. Bu antik mezarlar, Likya uygarlığının zengin tarihine açılan birer pencere niteliğinde. Ardından rotamızı Kayaköy'e çeviriyoruz.
Kayaköy, eski bir Rum köyü olarak bilinir ve 1924'teki nüfus mübadelesi sonrası hayalet bir şehre dönüşmüştür. Burada, döneminin mimari yapısını yansıtan evler, dar sokaklar ve kiliseler arasında dolaşırken kendinizi tarihin içinde bulacaksınız. Tarihin bu sessiz tanıkları arasında gezinmek, eski kapı ve pencerelerin, taş yolların hikayelerini dinlemek gibi.
Öğle yemeği için, Kayaköy'ün antik kısmında yer alan otantik bir restoranda mola veriyoruz. Burada, taze ve lezzetli gözlemelerin tadını çıkararak enerjimizi topluyoruz. Yemekten sonra, yürüyüşümüz başlıyor. İlk etapta Kayaköy'ün ev kalıntıları arasından küçük bir tırmanış gerçekleştiriyoruz. Çam ağaçlarının serin gölgesinde, antik Likya Yolu boyunca yürürken eşsiz koy manzaraları bize eşlik ediyor.
Bu büyüleyici yürüyüşü, Ölüdeniz'de noktalıyoruz. Yürüyüş sonrası, Ölüdeniz'in berrak sularında yüzme molası vererek günün yorgunluğunu atıyoruz. Deniz, kum ve güneşin tadını çıkararak, bu tarihi ve doğal güzelliklerle dolu ilk günümüzü unutulmaz kılıyoruz.
Likya Yolu'nun büyüleyici atmosferinde, tarih ve doğanın iç içe geçtiği bu ilk gün, keşfetmeye ve deneyimlemeye doyamayacağınız anılarla dolu olacak.
Likya Yolu'nda İkinci Gün: Dağların ve Köylerin Büyüsü
İkinci günümüz, 350 metre rakımdan başlayan ve 400 metreye kadar tırmanıp tekrar 350 metreye inişle devam eden heyecan verici bir yürüyüşle başlıyor. Kısa bir transferin ardından, Likya Yolu'nun başlangıç noktasına ulaşıyoruz ve maceramız başlıyor.
İlk adımlarımız, Ölüdeniz ve tüm bölgenin muhteşem manzarasının ayaklarımızın altına serildiği büyüleyici bir tırmanışla başlıyor. Baba Dağı'nın yamaçlarından yukarı doğru yürürken, etrafımızdaki doğanın güzelliği nefes kesici. Yaklaşık üç saat süren bu yürüyüşün sonunda, Kozağaç Köyü'ne ulaşıyoruz.
Kozağaç Köyü'nde, asma ağaçlarının gölgesinde, otantik bir köy evinde öğle yemeğimizi yiyoruz. Köy ayranı, taze yoğurt, nar suyu ve mangal çayının eşlik ettiği bu doyumsuz köy yemeği, enerji depolamak için mükemmel bir fırsat sunuyor. Yemeğin ardından, yürüyüşümüze devam ediyoruz.
Kirmen Köyü üzerinden Faralya Köyü'ne doğru inerken, her adımda Likya Yolu'nun eşsiz güzellikleriyle büyüleniyoruz. Faralya'ya vardığımızda, Kelebekler Vadisi'nin panoramik manzarasında kısa bir mola veriyoruz. Bu büyüleyici manzara karşısında, Likya Yolu'nun neden bu kadar özel bir rota olduğunu bir kez daha anlıyoruz.
Günün sonunda, deniz molası vererek serin suların tadını çıkarıyoruz. Bu kısa ama ferahlatıcı yüzme molası, günün yorgunluğunu atmak için birebir. Ardından otele transferimiz gerçekleşiyor ve ikinci günümüzü, doğanın ve köylerin büyüsüyle dolu unutulmaz anılarla tamamlıyoruz.
Likya Yolu'nda Üçüncü Gün: Kelebekler Vadisi'nden Kabak Koyu'na
Üçüncü günümüz, Faralya'dan başlayan ve Kelebekler Vadisi'nin büyüleyici manzarasıyla taçlanan bir yürüyüşle başlıyor. Mavi kelebeklerden adını alan Kelebekler Vadisi, sabahın ilk ışıklarıyla adeta bizi büyülüyor. Vadide çektiğimiz doyumsuz fotoğrafların ardından, rotamızı denizi sağımıza alarak Aktaş Plajı'na doğru çeviriyoruz.
Aktaş Plajı'na vardığımızda, muhteşem teras manzaralı bir alanda öğle yemeği molası veriyoruz. Bu harika manzara eşliğinde yediğimiz yemek, hem gözümüze hem de damağımıza hitap ediyor. Yemekten sonra, yine sağımızda deniz manzarası eşliğinde iki saatlik bir yürüyüşe başlıyoruz.
Bu yürüyüş, bizi Kabak Koyu'na ulaştırıyor. Kabak Koyu'na vardığımızda, burada deniz molası vererek serin ve berrak sularda yorgunluğumuzu atıyoruz. Deniz molasının ardından, otelimize transferimiz gerçekleşiyor.
Üçüncü günümüz, Kelebekler Vadisi'nin büyüleyici atmosferi, Aktaş Plajı'nın muhteşem manzarası ve Kabak Koyu'nun serin sularıyla dolu unutulmaz anılarla sona eriyor. Likya Yolu'nun her adımında keşfettiğimiz güzellikler, bu eşsiz maceranın bir parçası olarak hafızalarımıza kazınıyor.
Likya Yolu'nda Dördüncü Gün: Yedi Burunlar'dan Cennet Koyu'na
Dördüncü günümüz, kısa bir transferin ardından Alınca'dan başlayan yürüyüşümüzle başlıyor. Sabahın serinliğinde, Alınca'dan adım attığımızda karşımıza çıkan Yedi Burunlar'ın ihtişamlı manzarası, günümüzü büyülü kılıyor. Küçük zigzaglı inişlerin ve paralel patikanın ardından, tepeden Cennet Koyu'nu gördüğümüzde, doğanın ne kadar cömert olabileceğine bir kez daha tanık oluyoruz.
Yürüyüşümüzün bir diğer heyecan verici durağı, meşhur Yassı Kaya. Burada mola verip Cennet Koyu'nun eşsiz güzelliğini seyrederken, bu anın tadını çıkarıyoruz. Geniş bir düzlük, sarnıç ve orman patikası üzerinden devam eden yürüyüşümüz, Yedi Burunlar manzarası eşliğinde Ge Köyü'ne ulaşıyor.
Bu büyüleyici yolculuğun sonunda, havaalanı veya otogar transferimizle Likya Yolu'ndaki maceramızı noktalıyoruz. Her anı unutulmaz güzelliklerle dolu bu yürüyüş, doğanın ve tarihin iç içe geçtiği bir serüven olarak hafızalarımıza kazınıyor. Daha güzel parkurlarda tekrar buluşmak dileğiyle, vedalaşıyoruz.
Likya Yolu'nun sunduğu bu eşsiz deneyim, dört gün boyunca yaşadığımız her anıyla, ruhumuzu ve bedenimizi yenileyen bir serüven oldu. Her adımda yeni bir keşif, her manzarada yeni bir hayranlık, her molada yeni bir huzur bulduk. Bir sonraki maceramızda görüşmek üzere!